Azazil’in Kapısında
Recep Seyhan
Okurların yıllar önce Mavera’dan tanıdığı Recep Seyhan, üçüncü kitabıyla hakiki olanla kurmaca olanın; var olanla hep bir yerlere giden arasındaki elle tutulamayanın paradoksal ilişkilerine imgesel, felsefî, ironik bir dille; anlatıcı ağırlıklı, akışkan anlatımıyla dikkatimizi çekiyor. Modern öykü ile postmodern çizgi arasında kendisine ait bir yerde duran yazar; insanın ezeli arayışını, kendisiyle savaşını, çıkmazlarını, çatışmalarını, çelişkilerini, eşya ile olan ilişkilerini; yaşadığı kentle ve çevresiyle uyum sağlayamayan kişilerin bulundukları yerde kendilerine bir alan açma çabalarını ele alıyor. Uzun cümleleri seven yazar, metinleri ritmik ve kıvrak bir dil işçiliğiyle dokuyarak okuyucuya bir dil şöleni yaşatıyor. Seyhan, ikinci kitabında ilgi gören Kadınge öyküsüyle -Türk hikâyeciliğinde bir ilk olan- ‘belgesel öykü’ denilebilecek bir tarzı denemişti. Seyhan, bu kitapta, kitaba adını veren öyküyle bu tarzı daha ileri bir noktaya taşıyor.
“Orada bütün çokluklar tek bir maddeye dönüşmüştü: Kül. Müstantik ilk suali sormuştu orada: Küllerin içinde büyük babanın dor atı Şahin’in eyerini bulabilir misin? Sadece bu mu?
Küllerin içinde dadımın pamuk ellerini emen eldivenler, cici annemin yumuşak dizlerini ağırlamış minderler, annemin İsfahan halılarına dökülmüş gözyaşı damlaları, halamın gelinlik çeyizleri, çocuk yaşta bilinmeyene ulaşmış olan kardeşim Sevda’nın bana verdiği ısırılmış elmanın kesmikleri, dayımın fesinin püskülleri, büyük babamın kestane dorusu atlarının koşum takımları…
Hepsi tek bir nesneye dönüşmüştü.
O yangının ruhuma attığı çentikler işte yıllar sonra burada, karşımda, gölgemde tekerrür ediyordu.”
Yazar sayfası için tıklayınız…Yayınevi Sayfası için tıklayınız…
Recep Seyhan Eserleri

Zongo’nun değirmeni
Hikâyelerinde, geleneksel olanla modern anlatının imkânlarını ustalıkla harmanlayan Recep Seyhan, Anadolu’daki zengin birikime yönelik kazı çalışmalarına devam ediyor.…
Devamı…
Ebucehil Karpuzu
İnsana itimat telkin eden, al benizli, güzel yüzlü genç adamlardan bir hain nasıl devşirilir? İhanet bu kez coğrafyanın muhayyel bir noktasında ortaya çıkıyor…
Devamı…Çiçekler Kesmişti Selamı
“Hayatın her bir karesi bir hikâyedir” düşüncesini benimseyen Recep Seyhan’ın bu kitaptaki hikâyeleri yıllar önce Mavera’da yayımlanmıştı…
Devamı…
Azazil’in Kapısında
Okurların yıllar önce Mavera’dan tanıdığı Recep Seyhan, üçüncü kitabıyla hakiki olanla kurmaca olanın; var olanla hep bir yerlere giden arasındaki elle tutulamayanın paradoksal ilişkilerine imgesel, felsefî…
Devamı…Metal Çubukların Dansı
Destansı ve çoklu anlatımı ile hikâyede kendisine farklı bir yer edinen Recep Seyhan, bu kitaptaki öykülerde bireyin evrensel tarihinden kesitler sunuyor; okuyucu…
Devamı…Bana Hikaye Anlat-ma
Öykü ile hikâye aynı şey midir? Psikanaliz, yapıçözümleme (dekonstrüksiyon), imge-metafor nedir? Kurmacanın kaynağı nedir? Kurmaca metin yazarları hakikati neden gizleme gereği duyarlar?…
Devamı…Çöp Kovasındaki Resimler
Hikâyeci Recep Seyhan; medeniyet, şehircilik, eğitim gibi üç önemli gösterge etrafında bir dönem görev yaptığı Almanya’nın Bavyera Eyaleti’nde;…
Devamı…
Hatem Tayî Hikâyeleri
Sadece ünlü cömertlerden değil; Tay kabilesinin reisi, Basra padişahı; üst kurmaca yönteminin ilk ustası, iyi bir hikâye anlatıcısı, seyyah, adil, halkiyat bilgini, şair…
Devamı…
Kelîle ve Dimne
Kelîle ve Dimne, antik çağlardan günümüze uzanan tarihinde dünya çocuklarına miras bırakılan evrensel bir kaynaktır. Prof. Dr. Nimet Yıldırım’ın Farsça aslından tercüme ettiği eser…
Devamı…